Gelen #1 Kanada

İlk kartıma sonunda kavuştum. Beklemediğim bir anda, hiç tahmin edemeyeceğim bir kartın beni bu kadar mutlu edeceğini düşünmezdim.

Kanada'dan, Winnipeg'den geliyor kart. 16 Şubat'ta atılmis, benim elime 6 günde ulaştı. Ben Winnipeg'in ismini bile duymamıştım, oysa ki 730,018 nufuslu, Manitoba bölgesinin en büyük şehriymiş. 

Gelelim kartımıza... Luke Iksiktaaryuk'un Winnipeg Sanat Galerisi'nde sergilenen bir eseri var kartın uzerinde. Kartı gönderen Marcia'nin sergide en sevdiği parça bu olmuş. Açıkçası sanatçı hakkında çok bilgi yok internette ama bazı sitelerde eserlerinin satıldığını gördüm, bu eser ne kadara satılır diye düşünmeden edemedim.

Gönderilen #1 Almanya

İlk kartım 15 Şubat'ta ulaştı yerine. İlk attığım kart değıldi aslında. İlk kartımı Rusya'ya atmıştım ama Almanya kartı daha çabuk ulaştı. 9 gunde ulaştığı yazıyor sitede, adresi alalı 9 gun olmuştu çünkü ama aslında kartı atalı 6 gün olmuştu. Türkiye'ye attığım kartların 2 hafta-1 ay arası bir zamanda ulaştığını düşünürsek Alman disiplinine mi desem, hızına mı desem hayran kalmamak mümkün değil. 49 yaşında Almanya Bielefeld'li bir amcamıza gitti bu kart... Ben bu NYC çizimlerini çok sevdim, umarım o da sevmiştir. Satın aldığım kartların bazılarını göndermeye kıyamayacağım diye korkuyorum. Karta en sevdiğim Alman yazarlardan Hermann Hesse'nin bir sözünü yazdım: "If you hate a person, you hate something in him that is part of yourself. What isn't part of ourselves doesn't disturb us." Your postcard to Spira64 in Germany has arrived! It reached its destination in 9 days after traveling 6,236 km!

Uwe wrote you a message:  “Hi, thank you for the beautiful postcard and stamps. Have a nice weekend, Uwe”

Postcrossing nedir?

Postcrossing 2005'te baslamış bir internet projesi. www.postcrossing.com sitesinden ulaşılabilir. Ben oldukça geç tanıştım. Dünyanın her yerinden tanımadığın insanlardan kartpostal alış verişini hedefliyor. Kısaca sistem şöyle; siteye üye oluyorsunuz. Sonrasında sitenin hali hazırdaki üyelerinden 5'inin adresi veriliyor size. Her adresle beraber gönderdiğiniz karta yazmanız gereken bir ID numarası da veriliyor. Kartlarınızı gönderiyorsunuz ve ilk kartınız yerine ulaştığında alıcı yazdığınız kodu siteye giriyor, boylece site kartınızın ulaştığını anlıyor ve sizin de adresiniz başkasına verilmeye başlıyor. Boylece her yerine ulaşan kartta siz de bir kart almaya hak kazanıyorsunuz. Ne kadar çok gönderirseniz o kadar çok kart alıyorsunuz. Başlangıçta adresleri ticari amaclı kullanmak isteyenlerden sakınmak amacıyla aynı anda en fazla 5 kişinin adresini veriyorlar size ama gönderdiğiniz kartlar arttıkça bu sayı da artiyor. Her yerine ulaşan kartta yeni bir adres daha alabiliyorsunuz zaten.

Hemen herkesin profilinde ne tarz kartlardan hoşlandığı yazıyor, bazılarının gönderilen ülkeden bozuk para, değişik pullar veya harita gibi istekleri olabiliyor. Bana bunlari açık açık yazmak, "bana şunu gönderin bunu gönderin' demek garip geldi ama kart gönderirken yönlendirici olduğunu gördum ve ben de profilime hoşlandığım şeyleri yazdım.

Kağıdı, kalemi, pulları, mektupları, mektup açmayı, değişik kültürleri seven herkesin hoşlanacağını düşündüğüm bir sistem. Ben keşke daha önce haberdar olsaymışım diye düşündüm çünkü Türkiye'deyken kart göndermek, Türkiye'yi tanıtabilmek daha hoşuma giderdi herhalde. Neyse efendim geç olsun güç olmasın. Bu blog da gönderdiğim, aldığım kartlar toplu biçimde sırali bir şekilde dursun diye acıldı, şu anda bir kartım Almanya'ya ulaştı. Heyecanla bana gelecek kartları bekliyorum...